POLİTİKA
EGEPOSTASI- CHP Bayraklı İlçe Başkanı Pınar Susmuş’un geçtiğimiz ay, önceki dönemde ön seçimle göreve gelmiş 24 mahalle temsilcisini görevden alarak yerlerine yeni isimleri atamıştı. Susmuş’un kararı ilçe yönetiminde sert tartışmalar yaşanmasına neden oluştu. Tartışmaların ardından ilçe yönetiminde başını İlçe Sekreteri Kemal Kaygül’ün çektiği 6 yönetici karara şerh koymuştu.
Geçtiğimiz haftalarda ilçe binasına giden Susmuş'un karar defterini aradığı ve bulamamasının ardından İlçe Sekreteri Kemal Kaygül'ün karar defterini izinsiz olarak çıkardığı iddiası sonrası Bayraklı İlçe Başkanı Pınar Susmuş ile Kaygül arasında gerilim yaşanmıştı. Başkan Susmuş yaşanan olaylar sonrası Kaygül'ü görevden almıştı.
Yaşanan gerilimin ardından Başkan Susmuş'un bireysel olarak, yönetim kurulu kararı olmadan Kemal Kaygül hakkında disiplin dosyası hazırlamış ve il yönetime göndermişti.
TV35 Yönetim Kurulu Başkanı ve Gazeteci Mithat Umutoğulları, TV35 Ana Haber programında son dönemlerde örgüt içerisinde yaşanan krizlerle gündeme gelen CHP Bayraklı’da yaşanan gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“İLÇE BAŞKANININ ÖNEMLİ BİR KİMLİK KAZANMA ÇABASI VAR”
Yaşanan sıkıntıların CHP Bayraklı Kongresi ile başlayıp deprem döneminde daha da derin bir şekilde hissedildiğini söyleyen Umutoğulları, “Yaşanılan gelişmelere baktığımızda belediye başkanının konunun çok da içinde olmadığını görüyoruz. Ama konuya sürecin başından bakmak gerekiyor. Kongrede Pınar Hanım seçimi kazandı. Açıkçası Pınar Hanım’ın seçilmesinin ardından ilçede bir kriz yaşanacağı düşüncesi oluştu. Seçimden sonra ilk hamleyi Serdar Sandal yaptı ve ilçe yönetimine hayırlı olsun ziyaretine gitti. Bu adımlar kriz beklentilerini boşa çıkardı ve örgüte birlik beraberlik mesajı verildi. Ama sonrasında süreç farklı bir yerlere gitti. Özellikle Pınar Susmuş’un yönetimle olan sürtüşmeleri kendisini de tartışmaya açtı. Özellikle deprem sürecinde Bayraklı’da çok enteresan şeyler oldu. Süre uzadıkça çok enteresan uygulamalar gördük. O zaman çok trajik bir dönem yaşadı ve yaşanılan korku herkesi çok derinden etkiledi. Parti fark etmeksizin birçok siyasi ve bakan herkes oradaydı ve herkes bir şeyler yapmak istiyordu. Herkes bağlı olduğu örgütün sistemi içerisinde bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Bütün bunlar olurken Bayraklı İlçe Başkanlığı ayrı bir koordinasyon merkezi açtı mesel. Ve oraya gelen herkese belediye başkanını şikayet etti. Örneğin Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu geliyor ve ‘Bizim haberimiz yok’ diyor. E organizasyonu belediye başkanı yapmıyor ki! Ben burada şöyle düşünüyorum: İlçe başkanının mevcut sistem içerisinde kendisine bir rol katma, model olma ve bu sıfatı kullanarak önemli bir kimlik kazanma çabası var. Oysa ki parti örgütlerinin görevleri bellidir. Bayraklı CHP’nin güçlü olduğu bir ilçe ama depremden sonra o bölgede göçler başladı. CHP’nin oy potansiyelinin yüksek olduğu bir yer. Buradaki kaybı ilçe örgütü belirler. Oy potansiyelinin zayıf olduğu yerlerde ilçe örgütü güçlü olur. Dolayısıyla böyle bir durumda siz belediye başkanınızla güçlü bir koalisyon kurarsanız vatandaşa da yansır bu” dedi.
“BAYRAKLI’DA BÜTÜN PARTİLİLER GERÇEKTEN ÇOK HUZURSUZ”
Başkan Susmuş’un seçimle göreve gelmiş mahalle temsilcilerini görevden alıp yerine atamayla görevlendirme yapmasının örgüt ile arasındaki ipleri daha da gerdiğini belirten Umutoğulları, “Böyle bir süreçte ilçe başkanının belediye başkanıyla kavga içerisinde olması olumsuz bir etki yaratır. İşin bu tarafından baktığında da kendi ilçe örgütüyle kavga eden ve kendi kendine sorun çıkartan bir ilçe başkanı var. Düşünün. Siz bir önceki dönem yönetim oluyor, yönetim yapınız değişiyor. Bir önceki dönem İlçe Başkanı Cemalettin Akber, mahalle temsilcilikleriyle ilgili atama değil seçim yaptı. Ön seçimle bütün mahalle örgütlerine haber vererek ilçe başkanlığı düzeyince mahalle temsilcisi olmak isteyenlere aday olmalarını söylemiş. Sandıklar kurulmuş, seçim yapılmış. Parti içerisindeki demokrasiyi bu kadar özümsemiş bir siyasi partinin ilçe başkanı ön seçimle seçilmiş bütün ilçe başkanlarını görevden alıp atamayla görevlendirme yapıyor. Gelen tepkiler üzerine ilçe yöneticileri de bunu masaya yatırıyor. İlçede bazı yöneticiler bunun doğru olmadığını ve istifaların olabileceğini söylüyor. Sonra ilçe başkanı ile ilçe sekreteri kavga ediyor. Daha sonra Hanımefendinin aklına ne geldi bilemiyorum ama ilçe binasının kilidi değişiyor. Geliyor, kara defterini arıyor ve bulamıyor. Tartışmalarda saylar çoğalınca İl Başkanı Deniz Yücel, olaya müdahil oluyor. Tarafları il bakanlığına çağırıp “Bu süreç içerisinde yeterince problem var ve bunu çözelim’ diyor. Partilerde tüzük vardır ve bu çok açıktır. Bir üyeyi disipline vermek yönetim kurulu kararı ile alınır. Daha sonra o üye gider komisyona ifade verir. Ama ne oluyo? İlçe başkanı bir A4 kağıdına yazı yazıp kendi genel sekreterini disipline gönderiyor. İlçe başkanı kendi yönetiminde kendisi kriz yaratıp İl Başkanını dahi dinlemiyorsa burada başka bir sıkıntı vardır. Bunları yazan gazetecileri de mahkemeye vereceğini söylüyor. Hani ifade özgürlüğü' İlçeye gidip kapıyı pencereyi kırıyorsunuz. Bunu ben değil kendi partilileri söylüyor. İlçe üzerinde yönetimini kaybetmiş bir ilçe başkanıyla bu ilçe nasıl gide? Bayraklı’da bütün partililer gerçekten çok huzursuz” diye konuştu.
“PINAR HANIM BU SORUNU ÇÖZMEZSE İSTİFALAR GELECEK”
Yaşanan olayları il yönetimi bazında da değerlendiren Umutoğulları şunları söyledi; “Dün yapılan yönetim kurulu toplantısında önemli bir mesaj verildi bence. İlçe Sekreteri Kemal Kaygül’ün disipline gönderilirken il başkanının bunu gündeme almaması önemli bir mesaj. İl Başkanı ’Dur’ diyor o kısımda. Ben İl Başkanının bu konuda çok duyarlı olduğunu düşünüyorum. İl Başkanı Bayraklı’da tarafları çağırıp uzlaşma yaratmaya çalışıyor. Ama il başkanının sözü dinlenmiyorsa, ilçe ve örgütü uzlaşamıyorsa ne yapacaksını? Ya işçe başkanının ya da yönetim görevden alınır. İkisi de mümkün değil. Yarın 8-9 yönetici istifa ederse ilçe başkanlığı düşecek. Aslında bence ilçe başkanı yönetimi buna zorluyor. Bence bu Pınar Hanım açısından da sıkıntılı ve Pınar Hanım bu sorunu çözmezse ya yönetimi görevden alacaklar ya da istifalar gelecek. Tartışmalar olur. Burada da tartışmalar olacaktır. Sizin verdiğiniz karar beğenilmeyebilir. Ama karar alınırken de yönetime sorulur. Ama siz kimseye sormadan mahalle temsilcilerini görevden alıyorsunuz, buna tepki gösteren yöneticileri de disipline veriyorsunuz. Bu tutarlı bir şey değil ve CHP’yi Bayraklı’da büyük sıkıntıya sokar. Ben Pınar Hanım’ın bu hırsını çok tehlikeli buluyorum. Ben nümüzdeki günlerde Bayraklı’daki sorunun üst kademeliler tarafından neşter vurularak çözüleceğini düşünüyorum. Tedavisi mümkün olmayan bir hastalığa benzetiyorum bunu. Bayraklı’da kutuplaşmalar da başladı. Eğer bu çözülmezse önümüzdeki seçimlerde ciddi sorunlar olacağını düşünüyorum.”
Sayfa başına git
